Şuan Dünya’nın gündemini Mayaların kehanetleri meşgul ediyor. Yakından ilgilenenler Mayaların kehanetleriyle yatıp kalkıyorlar. Birçok kişi geleceğini bu kehanetler üzerine kurmuş gözüküyor. Peki Mayalar ne demiş? 21 Aralık 2012’de kıyametin kopacağını söylemişler! Bu kıyamet Dünya’nın sonu olarak algılanıyor oysa Mayalar sondan değil değişimden bahsediyorlar. Kehanetlerin konuşulduğu bu noktada bir söz aslında her şeyi özetliyor. Başlangıç nasılsa son da öyle olacak! Mayalar değişimden söz ediyor, SSCB dağılıyor, Berlin duvarı yıkılıyor, Dünya değişiyor ama bizim çok bilmiş yöneticilerimiz takımın hocasını değiştirmenin dünyanın sonu olacağını sanıyor!
Mayalara haksızlık olmuyor mu beyler?
Başlangıç nasılsa son da öyle olacak sözü tam Mersin İdman Yurdu’na göre. Nurullah Sağlam’ın takım başına geçişi çirkin bir olay (Yüksel Yeşilova’ın kardeşi tarafından bıçaklanması) sonunda olmuştu. Çirkinlikler Nurullah Sağlam’ın gelmesiyle devam etti. Futbolcuların alemleri, eylemleri, şike süreci, çığ gibi büyüyen borçlar, basının ve taraftarın küstürülmesi. Tabi ki bunların hepsini Nurullah Hoca’ya bağlamak haksızlık olur.Ama hangisinin hocayla direk alakası olmadığını siz söyleyin diyerek de açık kapı bırakıyorum.
Elazığ maçında yenen gole bakıldığında bu takımın kafasında küme düştüğü net bir şekilde gözüküyor. Golden önce Elazığsporlular orta saha civarında baskı yaparak topu kapıyorlar. Top kapıldıktan sonra 5 farklı oyuncu topa temas ediyor paslaşarak ceza sahası içine girerek atağı golle sonuçlandırıyor. Burada dikkat edilmesi gereken şu: Topa temas eden 5 farklı oyuncuya Mersin İdman Yurdulu hiçbir oyuncu temas edemiyor! Topa da dokunamıyorlar! Resmen ellerini kollarını sallayarak yıpranmadan, mücadeleye girmeden dinç bir şekilde ceza sahası içine giriyorlar.
Mersinli futbolcuların sanki hanelerinde 30 puan varmış, çok rahatlarmış gibi oynamaları tepkilerin artmasına neden oluyor. Saha içindeki mücadeleye ve futbola bakıldığında bu takımın hocasının neden maaş aldığı, ne iş yaptığı ve bunca yıl futboldan nasıl ekmek yediği anlaşılır gibi değil. 12 puan toplana bilinir hatta daha az puan da toplanabilinirdi. Futbolcular, ortaya konan mücadeleyle hırslarını, isteklerini ve pozitif futbolu sahaya yansıtmış olsalar bu şehir toplanan puana bakmaksızın tam destek verirdi. Gerçek taraftar küstürülmüş, futbol zevk vermiyor. Hoca maç sırasındaki yaptığı hamlelerle saç baş yolduruyor…
Futbolcu seçimlerini baştan yanlış yapan, bu kadar hata yapan bir takımın başarılı olma şansı hiç ama hiç yok.
Nurullah hoca önce Türk futboluna sonra da Mersin İdman Yurdu’na hizmet etmek istiyorsa hocalığı bıraksın! Saha çimleri ilgili işler yapmasın!
Çünkü bu alanda kendini kanıtladı, şu anki stadın zeminini Nurullah Hoca’nın bizzat başında durarak geceli gündüzlü ilgilenmesine borçluyuz.
Bu konuda kimse hakkını yiyemez ama onun dışındaki gelişmeler ise resmen facia.
Umarım yöneticiler en kısa zamanda doğru hamleleri yaparak kentin tek eğlencesi olan Mersin İdman Yurdu’nun ligde kalmasını sağlarlar.
Mayalar değişimi haber vermişlerdi…
Umarız 21 Aralık’ta Mersin İdman Yurdu da değişir!
