Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği (TÜFAD) Mersin Şubesi’nde genel kurul sürecine girildi, Sezim sürecinin öne çıkan ismi olan ve kentin önde gelen teknik adamları, yöneticileri tarafından desteklenen başkan adayı Kahraman Karataş, gazetemize konuştu.

“ÖNCE DELİ, SONRA DAHİ DEDİLER”

SORU: Kahraman Karataş kimdir? Sizi biraz tanıyabilir miyiz?

Mersin’de doğdum. Annem abam okuma-yazma bilmemelerine rağmen bana, doğruluğu, dürüstlüğü, yardımseverliği ve çalışmayı öğreterek, sahip olabileceğim en değerli şeyleri verdiler.

Kentin en eski yerleşim bölgelerinden Bahçe Mahallesi’nde yaşadığım dönemde futbol camiasına girdim. Beş yaşından beri futbolla uğraşıyorum. O gündür bugündür bu camianın içerisindeyim. Tüm kategorilerde oynadım, kaptanlık yaptım. Milli oyuncu oldum.

Ancak geçirdiğim bir sakatlık süreci sahalardan uzak kalmama neden oldu. Ardından da öğretmen olarak göreve başladım ama futbolu bırakmadım. 27 yaşında kursa gittim ve  1. Lig’de antrenör oldum. Türkiye’nin en genç beklide Avrupa kupasında çalışan ilk antrenörüyüm. 28 yaşında Avrupa Kupası’na çıkan ilk Türk benim. Maçtan önce adım deliydi, maçtan sonra dahi dediler.

 “DAİMA DOĞRULARI SAVUNDUM”

SORU: Hangi takımları çalıştırdınız?

Cihan’da başladım arkasından Erzurum’a gittim sonra Afyona geçtim. İnegöl’de iki defa bulundum, Aksaray’a iki defa gittim, Gölbaşı, Kastamonu, Niğde var şampiyonluk yaşadığım takımlar arasında. Ataş kariyerimde en verimli yer diye bilirim. Hepsinde bir birinden değerli oyucular kazandırdım futbola. Her biri iyi yerlere geldi, iyi paralar kazandılar. Şimdi Gökhan Türkiye’nin en iyi sağbeki gözüküyor, oysa küçük Ali ondan daha çok bey efendiydi, Afyon’da 16 yaşında buldum sahneye sürdüm. Cemal’i buradan Afyona götürdüm. Kaleci Orhan’ı, İnegöl’e götürdük. Erzurum’a üç defa çağrıldım. Ben doğruları savunduğum için aynı kente birkaç defa çağrılan insan oldum.  

 “LİYAKATA SAHİP ÇIKMAK İÇİN OY İSTİYORUM”

SORU: Neden TÜFAD’a başkan olmak istiyorsunuz?

TÜFAD demek; antrenör birliği demek. Ben antrenör birliğinin düzgün ortamlarda savunulmadığı kanısındayım. Para kazanacağız diye hak etmeyen insanları burada barındırdık. İşin kolayına kaçtık.

Antrenör karakterli ve eğitimli olmalıdır. Bana; ‘Eğitimcisin ama dernekçi değilsin’ diyenler var. Ehliyet ve liyakata sahip çıkmak için oy istiyorum. Dayanışmayı, kaynaşmayı sağlamak istiyorum.

Bizler sadece antrenörlük yapmıyor, aynı zamanda ağabeylik yapıyoruz. Yeri geliyor oyuncularımız ile dertleşiyor, yol gösteriyor, gerekirse cebine harçlık koyuyoruz.

Bu nedenle antrenörlük eğitimi çok önemli. Bu nedenle Avrupa’ya gittim ve eğitim aldım. Çok büyük gelir sahibi değilim, küçük bir gelir ile yaşıyorum ancak öğrendiğim şeyleri camiam ile paylaşmak istiyorum. İnsan bildiği konuda konuşmak zorunda, bilgi paraşüte benzer; paraşüt küçükken fazla yer tutmaz ama açılınca koskocaman olur. Bende paraşütleri açmak gayretinde olanlardan biriyim.

 “AYRIŞMAYI BİTİRMEK İSTİYORUZ”

SORU: TÜFAD’daki sorun nedir? Siz gelirseniz neyi değiştireceksiniz?

Mersin’de antrenörler, kulüpler başta olmak üzere camiamızın her alanında bir ayrışma yaşanmakta. Biz bu ayrışmaya son vermek, saygın bir camia yaratmak hedefindeyiz.

Mevcut Başkan Mesut Bilir ile bir sorunumuz yok. Aksine 1995’te onu futbol camiasına kazandıran benim. Ben kazandırdım diye ondan bir karşılık beklemiyorum. Saygı sevgi çerçevesinde bir ilişkimiz var. Dostça bir yarış içerisine girdik.

Ben siyasetten anlamam. Bu yarışı da siyasi manevralar ile götürme niyetinde değilim. Camiamızdan, arkadaşlarımızdan oy istiyorum ancak bunu yaparken zamanında yaptığım iyilikleri veya yardımları kimsenin başına kalkmıyorum. Kimsenin bana biat etmesini istemiyorum. Bana oy vermeyebilirsin ancak ‘Kahraman hocaya değil şu isme oy ver’ denildiği zaman iş başka bir yere gidiyor. Ben buna üzülüyorum.

İŞTE PROJELER, HEDEFLER…

SORU: TÜFAD üyeleri size neden oy versinler? Neler yapacaksınız?

Öncelikle üyelikleri ve iletişim bilgilerini elden geçireceğiz. Çünkü şuan ki haliyle sıkıntılara neden olmakta. Ne yazık ki Mersin’de olmayan bir kişi, birkaç ayrı kayıtta üye olarak görünüyor. Bunları düzelteceğim. 

Ayrıca ayda bir defa; Antrenör Antrenman İzleme çalışmaları yapacağım. Yabancı dil kursu açmakta hedeflerim arasında. Çünkü yenilikçi bir vizyon ile derneği yöneteceğiz. Antrenörlerin istihdamının arttırılması adına gerek resmi kurum ve kuruluşlar gerekse de sivil toplum kuruluşları ile çalışmalar yapacağız.

Seminerlerimizin en azından ayda 1-2 tanesinin uygulamalı olarak hayata geçmesini sağlayacağım. Ben hala Danimarka Milli Takımı’nın yıllar önce vermiş olduğu şut idmanının faydalarını görmekteyim. Bu programı hala kullanmaktayım. Bazı verimli idmanların tekrar yapılmasında fayda vardır. Teknik bilgi meslektaşlarımla paylaşmak istiyorum. Antrenörlerin ısınma, süratte devamlılık, topla taktik dayanıklılık bilgilerini arttırabilirim. Ne yazık ki bu konularda ilimizde teorik eğitimler ile yetiniliyor. Pratik eğitime açız. Pratik eğitime ihtiyacımız var. Teorik eğitim ancak yüzde 40 bilgi sahibi olmamızı sağlar, yüzde 100’e ulaşmamız için pratik eğitime ihtiyaç var.

Ayrıca birlikteliği ve dayanışmayı sağlayarak, camiamızın gücüne güç katacağız. Hatta ailelerimizin birbiri ile kaynaşmasını sağlayacağız.

Derneğimize, camiamıza emek vermiş, katkı sağlamış üyelerimizi yeni nesillere öğretecek, kente hatırlatacağız. Bu anlamda sürpriz bir Onur Kurulu kuracağız. Oy almak için üyeler seçmeyecek gerçekten vefa göstermek için doğru isimleri bu kurula alacağız.

Hiçbir çıkar ve beklenti içerisine girmeden, doğrulardan şaşmadan yönetmeye talibiz. Ben 17 saat çalışıp, geri kalan zamanlarda koşa koşa Mersin İdman Yurdu’nun antrenmanlarına gidiyordum. Çalışmaktan korkmam. 

İlimizdeki sahaların, teknik altyapının artması için çalışacağım. Bu anlamda yerel yönetimler, idareciler ile sık sık bir araya geleceğim.

HESAPLAR ŞEFFAF OLACAK

Bir antrenör arkadaşımızı derneğimize muhasip yapmayacak, dışarıdan bir mali müşavir kazandırarak hesaplarının daha şeffaf olmasını sağlayacağım. Çünkü para olan her yerde soru işaretleri vardır. Biz bu soru işaretlerine geçit vermeyeceğiz. Kaynaklarımızı verimli kullanmak için kafa yoracak, paramızın çarçur olmaması için çabalayacağım.

40 yıldır bu işi yapıyorum ancak hala emekli olamadım. Bizzat benim de yaşadığım camiamızın her türlü sosyal, hukuksal, ekonomik sorununun çözümü için gece gündüz demeden çalışacağız.

1 HAZİRAN’A KADAR AİDATINI ÖDEMEYEN OY KULLANAMAYACAK

Üyelerim benden memnun olmaz ise birinci yılımda dahi görevi bırakacağımı şimdiden açıklıyorum. Kimseyi dışlamayacak, ayrışmaya, ötekileştirmeye gitmeyeceğim. Mesleki tartışmaları saygı ve sevgi içerisinde yaparak, camiamızın tek yürek olmasını sağlayacağız.

1 Haziran’a kadar aidatlarını ödemeyen üyeler oy kullanamayacaklar. Liste o zaman şekillenecek. Seçimlerde yaklaşık 150 üyenin oy kullanmasını bekliyoruz.

Merada Centar’da 5 Haziran’da, çoğunluk sağlanmaz ise 12 Haziran’da sandığa gideceğiz. Camiamızın üyesi, geleceği olarak omuzlarımızdaki sorumluluğumuzu bilelim ve en önemlisi sandığa gidelim! Riyakarlığa pirim vermeyelim, liyakate değer verelim. Karakterli, liyakat ve ehliyet sahibi bir TÜFAD için yola çıktık.